21 most important English proverbs:
1. "Two wrongs don't make a right. "
(Birisi size kötü bir şey yaptığında intikam almaya çalışmak işleri yalnızca daha da kötü yapar. )
2. "The pen is mightier than the sword. "
(İnsanları fikirler ve kelimelerle ikna etmeye çalışmak onlara zorla bir şey yaptırmaktan daha etkilidir. )
3. "When in Rome, do as the Romans do. "
(Etrafındaki insanlar gibi davran. Bu ifade, yurt dışındayken insanların alıştığınızdan farklı davrandıklarını fark ettiğinizde kullanılabilir. )
4. "The squeaky wheel gets the grease. "
(Bir şey hakkında şikayette bulunursanız daha iyi hizmet alırsınız. Sabır beklediğiniz müddetçe kimse size yardımcı olmayacaktır. )
5. "When the going gets tough, the tough get going. "
(Güçlü insanlar güçlüklerle karşılaştıklarında pes etmez. Sadece daha çok çalışırlar. )
6. "No man is an island. "
(Tamamen bağımsız olarak yaşayamazsın. Herkes başkalarının yardımına ihtiyaç duyar. )
7. "Fortune favors the bold. "
(İsteklerinin arkasından cesurca giden insanlar, güven içinde yaşamaya çalışan insanlardan daha başarılı olurlar. )
8. "People who live in glass houses should not throw stones. "
(Kendin kusursuz değilsen, başka insanları eleştirme)
9. "Hope for the best, but prepare for the worst. "
(Kötü şeyler olabilir, hazır ol. )
10. "Better late than never. "
(Bir şeyi zamanında yapmak en iyisidir. Ama yapamadıysan, geç de olsa yap. )
11. "Birds of a feather flock together. "
(İnsanlar kendilerine benzeyenlerle vakit geçirmeyi severler. )
12. "Keep your friends close, and your enemies closer. "
(Düşmanınız var, onunla açıkça kavga etmek yerine arkadaş gibi davranın. Bu sayede onları dikkatlice izleyebilir ve planlarını çözebilirsiniz. )
13. "A picture is worth a thousand words. "
(Resimler duyguları ve mesajları yazılı veya sözlü açıklamalara nazaran daha iyi iletirler. )
14. "There's no such thing as a free lunch. "
(Bedava diye sunulan şeylerin arkasında saklı bir bedel yatar. )
15. "There's no place like home. "
(Kendi evin en rahat yerdir. )
16. "Discretion is the greater part of valor. "
(Bazen cesurca davranarak zarar görmektense ne zaman vazgeçmek ve uzaklaşmak gerektiğini bilmek önemlidir. )
17. "The early bird catches the worm. "
(Başarmak istiyorsan erken kalkıp işe koyulmalısın. )
18. "Never look a gift horse in the mouth. "
(Birisi size bir hediye verirse, sorgulamayın)
19. "You can't make an omelet without breaking a few eggs. "
(Bir şey başarmaya çalıştığında büyük ihtimalle birkaç kişiyi rahatsız edip sinirlendirirsin. Bu insanları kafaya takma; yalnızca iyi sonuçlara odaklan. )
20. "God helps those who help themselves. "
(Başına iyi şeylerin gelmesi için bekleme. Hedeflerine ulaşmak için çok çalış. )
21. "You can't always get what you want. "
(İstediğini elde edemezsen ağlayıp sızlanma. )